Bir işletmenin mali sağlığını gösteren en temel göstergelerden biri Cari Oran’dır. KOBİ yöneticileri ve girişimciler için bu oran, şirketin anlık likidite durumunu, yani kısa vadeli yükümlülüklerini ne kadar kolay karşılayabileceğini gösterir. Basitçe söylemek gerekirse, elinizdeki parayı veya hızla paraya çevirebileceğiniz varlıkları, bir yıl içinde ödemeniz gereken borçlara oranlar. Bu oran, sadece finansçılar için değil, tüm yöneticiler için kritik bir karar verme aracıdır. Zira düşük bir cari oran, şirketin nakit akışında ciddi sıkıntıların habercisi olabilir ve bu durum, tedarikçilerle ilişkilerden yatırım kapasitesine kadar her şeyi etkiler.

Cari Oran Nedir ve Finansal Tablolarda Neyi İfade Eder?

Cari Oran, sektörden sektöre değişiklik gösterse de, finansal çevrelerde genel kabul görmüş “ideal” bir aralık vardır. Çoğu uzman, oranın 1.5 ile 2.0 arasında olmasını sağlıklı kabul eder. Eğer oran 1.0’ın altındaysa, bu ciddi bir uyarı işaretidir. Bu, işletmenin kısa vadeli borçlarını mevcut likit varlıklarıyla ödeyemeyeceği anlamına gelir ve finansman bulma konusunda zorluk yaşanabilir. Öte yandan, oranın 3.0 veya daha yüksek olması da her zaman iyi bir işaret değildir. Aşırı yüksek bir oran, şirketin atıl duran, yeterince verimli kullanılmayan varlıkları (çok fazla nakit, gereksiz yüksek stok veya tahsil edilemeyen alacaklar) olduğu anlamına gelebilir. Yani, paranızı borç ödemek yerine büyümeye veya daha kârlı yatırımlara yönlendirmek varken, nakit yastık altında bekliyor demektir. Doğru yorum, sadece orana bakmak değil, aynı zamanda sektör ortalamalarıyla ve şirketin geçmiş performansıyla karşılaştırmaktan geçer.

Cari Oran, bir işletmenin finansal dayanıklılığını ölçen basit ama güçlü bir araçtır. Bu oran, sadece geçmiş performansınızı yansıtmakla kalmaz, aynı zamanda gelecekteki büyüme ve yatırım kararlarınız için de bir pusula görevi görür. Finansal tablolarınızı sadece muhasebecilerin işi olarak görmeyin. Cari Oran gibi temel göstergeleri düzenli olarak takip etmek ve sektör ortalamalarıyla karşılaştırmak, beklenmedik nakit krizlerinin önüne geçmenin ve sürdürülebilir bir büyüme stratejisi oluşturmanın ilk adımıdır. Şimdi mali tablolarınızı açın ve bu oranı kendiniz hesaplayın!

  • Cari Oran kaç olursa tehlike çanları çalmaya başlar?
    Genel kural olarak, Cari Oran’ın 1’in altına düşmesi ciddi bir likidite sorununa işaret eder. Bu, şirketinizin kısa vadeli borçlarını karşılayacak yeterli dönen varlığa sahip olmadığı anlamına gelir ve acil eylem planları gerektirir. Oran 1.5’in altındaysa da dikkatli olmakta fayda vardır.
  • Cari Oran ile Likidite Oranı (Asit Testi) arasındaki temel fark nedir?
    Cari Oran hesaplamasına stoklar dahil edilirken, Likidite Oranı (Asit Testi) stokları denklemin dışına çıkarır. Bunun nedeni, stokların nakde çevrilmesinin zaman alması ve bazen zor olmasıdır. Likidite Oranı bu nedenle, en kötü senaryoda borç ödeme gücünüzü gösteren daha “sıkı” bir likidite göstergesidir.

Bunları Da Merak Edebilirsiniz

  • Kaynak Kullanım Destekleme Fonu (KKDF): Kredi ve İthalatta İşletmeleri İlgilendiren Temel Vergi

  • Döviz Kredisi: İhracatı Güçlendiren ve Risk Yönetimi Sağlayan Finansman Aracı

  • Girişim (Risk) Finansmanı (Venture Capital): Yüksek Büyümenin Yakıtı

  • Küresel Rekabetin Sırrı: Model Fabrika Nedir ve KOBİ’lere Ne Kazandırır?